18 Ağustos 2009 Salı

BABİL

Sümer-Akkad melezi geleneğimize göre Akkadlar olarak isimlendirdiğimiz. Samilerin ilk vatanları ARABİSTAN olabilir. Belki 5.binden e daha eski tarihte Mezopotamya ya inmiş olanlar, küçük baş hayvan yetiştirerek yarı-göçebeliğe geçtikleri büyük çölün kuzey kenarlarından gelmişlerdi. Örneğin Halep’in 50 km. güney batısındaki Suriye ye yerleşmiş olmalıdır.

Akkadlar akrabaları olan toplulukla aşağı Mezopotamya da karşılaşacaklardı. Onlara Sumer ler diyoruz. Bir ihtimal 3. bin yıl sona ermeden, etnik açıdan çok daha güçlü olan Akkad tarafının Sumerler son hücresine kadar yutmasının sebebide bu olsa gerektir. Bu çok yetenekli ve zengin iki etnik topluluk Mezopotamya nın tüm uygarlığına ve antik tarihine damgasını vurmuştur. MÖ.4.binde ülkenin güney kısmında karşılaşan bu iki halkMezopotamya’nın temellerini atmışlar.Birde antik doğuya egemen olmuşlar.

Akkad imp.ğun ilk kurucu kralı olan SARGON MÖ. 2600 de FİLİSTİN in kıyısında Azupirani şehrinde doğdum. Kara Başlı Halka Krallık yaptım. En son Babil kralı kendide Amurru (batılı) asıllı olan Büyük Hammurabi’dir. MÖ.1792-11750.

ARAMİ ve ASURlular Babil’in gücünü sarsıyor. Babilliler 2.bin yılının 2.yarısında Asurca konuşuluyordu.

MELEZ BİR MEDENİYET: mö.4.binin ortasına doğru Samiler-Akkadkar ile Sümerlerin bir şekilde birleşmesinin ürünü olarak ortaya çıkmıştır.

YAZININ DOĞUŞU: yazı Sümerler tarafından MÖ.3200 civarında, uzun süre RESİM yaptıkları, sanatsal stilizasyonlar yarattıktan sonra icad edildiği hemen hemen kesinleşmiş bilgidir. ÇİVİ YAZILI TABLETLER 50 yıldır süren kazıların ardından bugün gelinen nokta tablet sayısı 500 bini bulduğunu söyleyebiliriz.


ARAP SEYAHATNAMELERİNDE TÜRKLER

Türklerin fizyonomik yapısı, çoğunlukla esmer veya buğday tenli birde burunla beraber daha açık daha koyuları var. Her ırk fizyonomik olarak karışmıştır.

ZEKİ VELİDİ TOGAN: fiziki yapıdan bahsederken Geniş omuzlu, kocaman kafalı, ensesi kalın, kolları uzun, bacakları doğu Türkistanlılar hariç uzundur. Hatta Türkler doğu, batıya çok yayıldığı için kimsi sarışın, kimi esmer, kimide Çinliye benzer yani çekik ve küçük gözlü seyrek sakallı demek.

NOT:Masudi : Türklerin en küçük gözlü ve kısa boyluları Oğuzlardır. Kayn: Arap Seyyahı Cahız’dan, tercü: Serpil Bağcı.

İNSANIN BAŞLANGICI EŞİTLİKÇİ TOPLUM

Bugün Tanzanya’nın kuzeyindeki Esasi Gölü kıyılarında sayılarının BİN kadar olduğu tahmin edilen Hadzebelere kadar gelen öykülere göre, dört büyük zaman yaşanmış. Dört çağ. Her bir farklı insanlara aitmiş, dolayısıyla dört farklı tür insan yaşamış ardı ardına. Bu dört ayrı halkın isimleri biliniyormuş. Gelanebe,Tlaatlaanebe,Hamakvabe ve Hamaişonebe. Birinci çağın halkı için başka isimler de söylenirmiş.

Gelanebe ÇAĞINDA, yani dünyanın başlangıcında, insanlar DEV VÜCUTLUYMUŞ, vücutlarıda KILLIYMIŞ. Maymun gibi mi diye sordum, evet maymun gibi, cevabını aldım.Odunları birbirine sürterek ateş yakmayı bilmiyorlarmış ama taşları birbirine çarparak kıvılcımla otları tutuşturabiliyorlarmış. Av hayvanları bolmuş. Hatta söylendiğine göre hayvanları avlamak için alet de kullanmıyorlarmış. Hayvanlara baktıklarında ölüyorlarmış zaten. ET ÇİĞ olarak yeniyormuş. İnsanlar kulubede yatmıyormuş, ağaçların altında geceliyorlarmış. Ateş kullanmamalarının çeşitli nedenleri varmış. Kimi söylenenlere göre, dünya o çağda o kadar yumuşakmış ki, ateş yakacak odun bulunmuyormuş. Kimileride dünyanın ateşten korktuğunu söylüyormuş.

Tlaatlaanebe ÇAĞIN da da insanlar DEV gibiymiş, ama birinci çağın insanları gibi TÜYLÜ değillermiş. Dünya da ıslak değilmiş. Bunun nedeni konusunda farklı öyküler anlatılırmış. Bu öykülerden birine göre bazı güçler dünyayı kurutmuş, birine göre ise dünya olgunlaştıkça kendiliğinden kurumuş. Bu çağın insanları yine taşları sürterek ateş yakabiliyor ve odunları tutuşturup onu koruyabiliyorlarmış. Hayvanlar yine bol olmasına rağmen artık bir tek bakmakla vurmak mümkün olmuyormuş. Artık etleri PİŞİREREK yiyorlarmış. Kutsal güç için RAKS etmeye, epemeye başlamışlar. Düşmanlarına karşı zehir ve sihirle korunabiliyorlarmış. KAYA saçaklarında ve MAĞARALARDA kalıyorlarmış; kızlarını becerikli avcılarla evlendiriyorlarmış.

Hamakvabe ÇAĞI insanları, diğer iki çağa göre daha KÜÇÜKmüş ve vücutlarında TÜY yokmuş. Av için ok ve yay kullanıyorlardı. Köpeklerinide ava götürüyorlardı.. İnce odunlarla ateş yakabiliyorlardı. Ormandan elde ettiklerini vererek, başka topluluklardan BIÇAK, OK UCU veya başka işe yarar araçlar alabiliyorlardı. Bu dönemde KUMAR oynamaya başlamışlardı.

Hamaishoneme ÇAĞI da uzak geçmişte ortaya çıkmıştı ve bu zamanda HADZEBElerde yaşıyordu. Önceki çağlara göre insanlar daha küçüktü. Başka toplumlarla ilişkiler kuruluyor, evlenmeler sırasında boncuk armağan ediliyordu.Çok yaşlı Hadzebeler arasında bu zamanları hatırlayanlar bile vardı.

Hadzebe halkı modern uygarlıkla ilk temasını 1911 yılında kurdu. Alman Antropolog Erick OBST Tanzanya’yı baştan başa yürüdü. Handzebelerin insanlık tarihindeki yerini anlamak için kısa özet yapmak gerekir, İlk taş aletin 2,5 milyon yıl önce yapıldığını belirtmek gerekir. Taşı yontup eline alan insana HOMO HABİLİS adı verildi. Afrikanın doğusundaki araştırmalar, bu tarihi her defasında daha gerilere çekiyor.Bu ilk alet PALEOLİTİK çağı başlatır veya buna Eski Taş devri denir. Bu süreç son buz çağının sonuna kadar sürer. Bu tarihte de NEOLİTİK devrim gerçekleşmiş, insanlık kimi hayvanları evcilleştirmiş, tarımı keşfetmiştir. İnsan OK ve YAYI bulduğu tarih olarakta, 30 bin yıl öncesi gösteriliyor. Kayn: Atlas, aylık coğrafya keşif dergisi. s.195.

ESKİ TÜRKÇE: İlk eser Köktürkler zamanında 8.yy da yazılmış Orhun Abideleridir.

KÜLTİGİN YAZITI: Yazıtın Dört Yüzüde yazılı. Batı yüzü ÇİNCE, diğer ÜÇ yüzü TÜRKÇE yazılarla kaplıdır.

TONYUKUK KİTABESİ: Moğolistan da ULANBATIR dadır. Alman Radlof çözmüş. Yazıt: İskandinav kökenli RUN yazısına benzetildiği için “RUNİK” adı verilen alfabedir.Kayn: Adam sözlerin soyağacı çağdaş Türkçenin Etimolojik sözlüğü. Sevan Nişanyan.

2 Ağustos 2009 Pazar

Yeni Sümerliler


Yeni Sümerli Rahip Dudu dolikasefal kafalı, uzun , iri ve gaga burunlu ve badem gözlü, eğilimli alınlıdır.

Yeni Sümerli dolikesefal kafalı, iri badem gözlü, gaga burunlu, çatık kaşlı, eğilimli alınlıdır.